Bütün ilimler, Allah Teâlâ'nın varlıklara ve hâdiselere yüklediği anlam keşfinden ibarettir. Bilmek aslında eserden müessire, sanattan sanatkâra kadar uzanan yolculukta bir okumadır. İlahi sırrı çözebilmek ve varlıkların hâl lisanını anlamaktır. İhtiyaca cevap vereni bulmak demektir. Yunus Emre'nin bu konuda sarf ettiği anlamı derin satırlara değinelim.
"İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir,
Sen kendini bilmezsin, bu nice okumaktır?
Okumaktan mânâ ne, kişi Hakk'ı bilmektir,
Çün okudun bilmezsin, ha bir kuru emektir!
Yigirmi dokuz hece, okursun uçtan uca,
Sen elif dersin hoca, mânâsı ne demektir?"
Zahiri ve maddi bilgiler yeterli değildir. Tefekkür kolları altında maddi ve manevi ilmi harmanlamak asıl iştir. İlmin hakikati, yaşanmaya başlaması suretiyle ortaya çıkar. Bildiklerini uygulamayan âlim, "kitap yüklü merkep" *misali manasızlığı daima beyan edilir. Zira Karûn ile şeytan da ilim sahibiydi. Hikmetler dolu mesajları en büyüğü ile iç hanemizi tefekküre bırakalım.
"Allah'ım! Fayda vermeyen ilimden, huşû duymayan kalpten,doymak bilmeyen nefisten ve kabul edilmeyen duâdan sana sığınırım."**
Muhabbetten Muhammed hâsıl oldu, Muhammed'siz muhabbetten ne hâsıl? Kur'an'ın yürüyeni, konuşanı, hareket edenidir. Kâinat kelime kelime, cümle cümle okunur hale geldi. Anlamaya ve anlatmaya doyamadığımız Nebi sâlatû selam sana olsun.
● Cennet annelerin ayakları altında buyuruyorsun; anne oluşumuz anlam kazanıyor.
● Hiçbir evlat babasının hakkını ödeyemez buyuruyorsun; baba oluşumuz anlam kazanıyor.
● İlim öğrenmek için attığımız her adım sadakadır buyuruyorsun; öğrenci oluşumuz anlam kazanıyor.
● Dünyada en çok kimi seviyorsun sorusuna "Aişe" diyorsun; eş oluşumuz anlam kazanıyor.
● Çocuklarına "Cennetim, gözümün nuru!" diye hitap ediyorsun;evlat oluşumuz anlam kazanıyor.
● Taif'te seni taşlayanlara karşı, "Bilse yapmazlardı" diyor onlar için beddua yerine dua ediyorsun; af eylemi anlam kazanıyor.
● Davandan vazgeç diyenlere "Bir elime ay'ı, diğer elime güneşi verseniz vazgeçmem" diyorsun, kararlılık anlam kazanıyor.
● Sana gelip "Ne kadar güzelsin ya Muhammed!" diyen Hz. Ebubekir'e de, "Ne kadar çirkinsin" diyen Ebû Cehil'e de, "Doğru söyledin çünkü ben bir aynayım!" cevabını veriyorsun bakış açımız anlam kazanıyor.
Kelimelerin yetersizliği, anlatımların yetimliği bazında da olsa seni örnek alma tutumumuzdan vazgeçmeyeceğiz.
- Bkz.el-Cum'a, 5.
** Muslim, Zikir, 73; Nesai, Istiâze,13, 65
● Hz.Muhammed (s.a.v)
Dua ile kalın, vesselam
Çok güzel yazmışsın, yüreğine sağlık