Antalya Expo Center’da 50 bin m2 alanda ziyarete açılan
Growtech Eurasia 18. Uluslararası Sera, Tarım Teknolojileri ve Hayvancılık
Ekipmanları Fuarı geleceğin ziraatçilerini unutmadı. Türkiye’de sera
imalat sektörünü geliştirmek amacıyla kurulan serkonder’in Genel Sekreteri
Prof. Dr. Hasan Silleli,fuara katılan öğrencilere ve ziyaretçilere seracılığa
dair önemli bilgiler aktardı.
Bu yılda tarım sektörünün gündemindeki konularda pek çok
etkinliğe ev sahipliği yapan growtech eurasia 18. Uluslararası Sera, Tarım
Teknolojileri ve Hayvancılık Ekipmanları Fuarı, fuar ziyaretçileri ve geleceğin
ziraatçileri ile üniversitelerin ilgili bölümlerinde okuyan öğrencilerin yoğun
ilgi gösterdiği önemli bir panele imza attı.
Seracılığa İlgi Çok Büyük…
Günümüzde kişi başına düşen sebze ve meyve tüketiminin 439
kg olduğunu ve 2050 yılına geldiğimizde, dünya nüfusunun da artmasına paralel
olarak bu rakamın 690 kg’a çıkacağına dikkat çeken A.Ü.Z.F.Tarım
Makinaları Bölümü Öğretim ÜyesiSERKONDER Genel Sekreteri Prof. Dr. Hasan
Silleli, seracılık sayesinde birim alanda 5 hatta 10 kata kadar verim
alındığını belirterek; “Seracılığın tarihi 17. Yüzyıla kadar dayanıyor, o
dönemlerde tahtalarla bitkilerini koruyan insanlar bugün çok modern bir
seviyede üretim yapar hale geldiler. Bilinenin aksine dünyada seraların yarısı
Asya kıtasında bunun sadece yüzde %7’si Amerika kıtasında. Son yıllarda
özelikle Amerika, Kanada, Avusturalya, Japonya, Güney Kore ve Meksika seracılık
konusunda ciddi yatırım yapmaya hazırlanan ülkeler arasında geliyor. Bu nedenle
bu ülkelerdeki pazarların gelişiminde ülke olarak söz sahibi olmamız gerekiyor.
Bunun anlamı yeni iş kapıları ve yeni ekonomik girdiler demek. Özellikle Amerika
bu konuda çok ciddi bir pazar. Siz geleceğin ziraatçileri bu noktada çok
şanslısınız. Bu yeni pazarlardaki iş fırsatlarını iyi değerlendirip yeni
ufuklar açmanız mümkün” diyerek panele katılan öğrencilere önemli
tavsiyelerde bulundu.
Seracılık Parlayan Yıldız…
Seracılığın; üretimde verimlilik, iklim risklerinden
kurtulma, ürünlerde kalite, gıda güvenliği, sulama avantajı, mali riskleri
azaltma gibi çok önemli avantajları olduğuna dikkat çeken SERKONDER Genel
Sekreteri Prof. Dr. Hasan Silleli, “Artık seracılık sayesinde yaz-kış
ürünü kavramı ortadan kalktı. Dünya da seracılığa bağlı ürünlere alışmış
durumda. Eskiden mevsimde olan ürünler tüketilirken şimdi durum değişti. Artık
her mevsim domates bulabiliyorsunuz. Bu da yeni arzları oluşturuyor. Rus halkı
kahvaltıda domatesi, biber, salatalık yemezken şimdi bu alışkanlıkları değişti,
onlar da alıştı ve bu ürünleri istiyor, talep ediyor. Bu yüzden seracılığın
gelişimi ve önemi de her geçen gün büyüyor. Bu fırsatı ülke olarak iyi
değerlendirmemiz gerekir. Bugün Türkiye 51 bin hektar alanıyla Avrupa’da
İspanya’dan sonra seracılık bakımından ikinci sırada bunu arttırarak birinci
olmamız gerek. Çünkü dünya nüfusu artıyor ve insanların sağlıklı gıdalara
yönelik ilgisi de her geçen gün büyüyor. Bu iki gerçeği çok iyi değerlendirmek
ve fırsata dönüştürmemiz gerek. Seracılıktaki uzmanlığımızı, bilgi ve
deneyimlerimizi tüm dünyaya pazarlamamız gerekiyor. Çünkü seracılık tek başına
değil tüm argümanlarıyla yapıldığında ciddi bir ekonomik değerdir.”